6 Kasım 2015 Cuma

THE IMPORTANCE OF COAL IN TURKEY AND THE ROLE OF TURKISH COAL ENTERPRISES

2015 International Energy Raw Materials and Energy Summit (INERMA) Istanbul
October 1 – 3, 2015

 THE IMPORTANCE OF COAL IN TURKEY AND THE ROLE OF TURKISH COAL ENTERPRISES
Mustafa AKTAŞ
Mining Eng.; General Manager of TKI, Turkish Coal Enterprises, Ankara, TURKEY
Email: aktasm@tki.gov.tr, Tel: +903125401600, Fax: +903125401612
Metin AKTAN
Mining Eng. M.Sc., Tech. Consultant of General Manager of TKI, Turkish Coal Enterprises, Email: aktanm@tki.gov.tr, Tel: +93125401006, Fax: +903125401612

ABSTRACT In meeting the increasing energy needs, increasing the utilization of Turkey’s domestic lignite resources both in the generation of electrical energy as well as in heating and industry, it has always been one of Turkish Coal Enterprises’ fundamental policies in relation to natural resources to conduct the exploration, and production of local lignite resources in a manner that is compliant with the environment by using latest clean coal technologies and to exploit them in a manner that would provide the highest added value, while converting these resources into final product by processing the produced raw materials in a manner that would benefit the economy. Turkey’s annual domestic coal production is about 80 million tons and approximately %45 percent of this production belongs to General Directorate of Turkish Coal Enterprises (TKI). TKI is in the 8th place as having most employees of total and also it is in 3th place as being most profitable companies between the first 500 industrial companies in Turkey.
Turkish Coal Enterprises (TKI), the most experienced authority in coal mining sector in Turkey, was established in 1957 and has been contributing lots of experience to mining sector for 58 years.
In this study, the importance of coal in Turkey will be explained and adding to that general information the role of the Turkish Coal Enterprises will be investigated and the history of 58 years’ will be given in details.




1     TÜRKİYE’DE KÖMÜR VE ÖNEMİ

1.1           Türkiye’de Enerji

Uluslararası Enerji Ajansı verilerine göre (Coal Information 2014) dünya kömür rezervi; 1,05 trilyon ton olup, bunun 769 milyon tonu taş kömürüdür.[i]
2014 yılı dünya kömür üretimi 7,8 milyar ton’dur. Bu üretimin nerdeyse yarısını (3,56 milyar ton), Çin tek başına gerçekleştirmiş olup, yaklaşık 312 milyon ton kömür ithal ederek toplamda 3,872 milyar ton kömür tüketmiştir. Çin’in 2013 yılındaki kömür üretimi ise 3,53 milyar ton’dur.
2030 yılı kaynaklara göre dünya elektrik üretimi projeksiyonlarında en büyük payı kömürün alacağı birçok kuruluşça tahmin edilmekte olup, aynı şekilde fosil yakıtlardan elektrik enerjisi üretiminin de 20 trilyon kWh olacağı öngörülmektedir (IEA, 2013). Farklı kaynaklara göre, yenilenebilir enerjideki sıçramalara rağmen, fosil yakıtların yükselen bir ivmeyle ağırlıklarının artacağı tahmin edilmektedir.


1.2           Enerjide Kömürün Yeri

Onuncu Kalkınma Planı (2014 – 2018) kapsamındaki Yerli Kaynaklara Dayalı Enerji Üretim Programı Eylem Planı’na göre, 2012 ve 2013 yıllarında dış ticaret açığının sırasıyla yüzde 62 ve yüzde 49’unun net enerji ithalatından kaynaklandığı, hızla büyümekte olan enerji talebinin karşılanabilmesi için petrol, doğalgaz ve taşkömürü ithalatının sürekli arttığı için enerjide yüksek oranlı dışa bağımlılığın sürmesine yol açtığı, cari işlemler dengesi ve enerji arz güvenliği üzerinde baskı oluşturduğu bilinmektedir.
Türkiye ekonomisinin yüksek ve istikrarlı büyüyebilmesi için mümkün olan bütün yerli kaynakların enerji üretimi amacıyla değerlendirilmesi öncelikli husus olarak değerlendirilmesi sürdürülebilir kalkınmanın temini açısından önem taşıyor.
Bu kapsamda 2012 yılı sonunda birincil enerji üretiminde yüzde 27 olan yerli kaynak payının, 2018 sonunda yurt içi ve yurt dışı petrol ve doğal gaz çıkarımları dâhil olmak üzere yüzde 35’e yükseltilmesi hedefleniyor.
2013 yılında 32 milyar kilovatsaat olarak gerçekleşen yerli kömür kaynaklı elektrik enerjisi üretiminin 2018 yılında 57 milyar kilovatsaate çıkarılması hedefleniyor.
Dolayısıyla doğal gazı ve petrolü olmayan Türkiye için, mevcut kömür kaynakları oldukça önemli olup, cari açığın azaltılması için tek enerji kaynağı olarak ortaya çıkmaktadır.
Türkiye kömür rezervi, 1,05 trilyon olan dünya kömür rezervinin %1’ine eşittir. MTA’nın son bulduğu rezervlerle birlikte 15,4 milyar tona ulaşan kömür rezervimizin 14,1 milyar tonu linyit kömürü olup, kalan 1,3 milyar tonu ise taş kömürü niteliğindedir.
Linyit kömürün kuruluşlara göre dağılımına bakıldığında;
•        7,3 milyar tonla %55’lik payın EÜAŞ’ta,
•        3,8 milyar tonla %27 payın Türkiye Kömür İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nde;
•        1,6 milyar ton’la %11’lik payın özel sektörde;
•        1,4 milyar tonla %10 payın da MTA’da bulunduğu görülmektedir. 
1970’li yıllarda 2.234 MW olan Türkiye Elektrik Üretimi Kurulu gücü, son 43 yılda tam 32 kat artarak Ekim 2015 itibariyle 72.156 MW’a ulaşmıştır.
Ülkemizde 2014 yılında yaklaşık 56,4 milyon ton olarak üretilen kömürlerin, %85’i termik santrallerde, % 7,4’ü sanayide ve % 7,6’sı da konutlarda kullanılmıştır.

2     TÜRKİYE KÖMÜR İŞLETMELERİ KURUMU (TKİ)

TKİ 1957 yılında 6974 sayılı Kanun ile kurulmuştur. 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname Hükümlerine göre de faaliyet gösteren bir Kamu İktisadi Teşebbüsüdür. Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu, Devletin Genel Enerji ve Yakıt Politikasına uygun olarak linyit, turba, bitümlü şist, asfaltit gibi enerji hammaddelerini değerlendirmek, ülkenin ihtiyaçlarını karşılamak, yurt ekonomisine azami katkıda bulunmak amacı ile kurulmuştur.
Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının ilgili kuruluşudur.
Kurumun sermayesi 1 Milyar TL olup, 800 Milyon TL’si ödenmiştir.
Türkiye toplam kömür rezervi 15,4 milyar ton olup, bunun 1,3 milyar tonu taşkömürü, geriye kalan 14,1 milyar tonu ise linyit kömürüdür. TKİ, 14,1 milyar tonluk linyit rezervinin 3,7 milyar tonuna sahiptir.
Türkiye Kömür İşletmelerinin 2 Müessese Müdürlüğü ve bunlara bağlı 2 adet de İşletme Müdürlüğü vardır. Ayrıca Genel Müdürlüğe bağlı 5 adet Kontrol Müdürlüğü ile faaliyetlerini sürdürmektedir. TKİ, yaklaşık 5 bin 500 kişilik doğrudan personeliyle birlikte, özel sektörden hizmet alım modeliyle de 11 bin kişi olmak üzere toplamda 16 bin 500 kişiye istihdam sağlamaktadır.
TKİ 2013 yılı rakamlarıyla 2,5 milyar TL ciro ve 178 milyon TL kar gerçekleştirmiştir.
Faaliyetlerinin %75’ini özel sektörden hizmet alarak yerine getirmektedir
TKİ, İSO 500 sanayi kuruluşu arasında karlılıkta Kamuda 4’üncü, istihdamda 5’inci, ciroda ise 5’inci sırada yer almaktadır.

2.1           TKİ’nin Kömür Madenciliği Açısından Önemi

2002-2010 yılları arasında, yıllık ortalama % 5’lik bir büyüme gerçekleştirmiş olan ülkemiz 2010 da % 8,9 büyüme ile dünyada büyük ekonomiler içinde 17. sırada yer almıştır ve elektrik tüketimi artışında da büyük potansiyele sahip bir ülkedir. Örneğin; 2020 yılında tahmini elektrik tüketimi yaklaşık 390.000 GWh yani 390 milyar kWh olacak ve bu nedenle elektrik üretiminde, yıllık 3.000-4.000 MW’lık ek kapasiteye ihtiyaç duyulmaktadır.
Arz güvenliği sorununun aşılması için öncelikle yerli kaynakların daha fazla değerlendirilmesi, daha sonra hem ithal enerji kaynaklarının hem de ithal edilen kaynağın getirildiği ülkelerin çeşitlendirilmesi gerekmektedir.
 Türkiye, küresel ekonomik krizden en hızlı çıkan ve son dönemlerdeki küresel ekonomik belirsizlikten en az etkilenen ülkelerden biridir. Avrupa’nın en hızlı büyüyen ekonomisi durumundadır. 2002-2011 döneminde ortalama büyüme oranı %6 olmuştur. 2011 yılında Türkiye ekonomisi IMF’in %7,5’lik tahmininin üzerinde %8,5 oranında büyümüştür.
Kişi başına düşen gelir, son 10 yılda 3 katına çıkmış, 3.492 dolardan 10.444 dolara yükselmiştir. Satın alma gücü paritesine (PPP) göre ise, kişi başına gelir, 16 bin dolara yaklaşmıştır
Ülkemizin enerjide dışa bağımlılığını azaltmak için, 2009 yılında Yüksek Planlama Kurulu Kararı ile uygulamaya konulan “Elektrik Enerjisi Piyasası Arz Güvenliği Strateji Belgesi” ile 2023 yılına kadar, tüm yerli kömür potansiyelimizin ekonomimize kazandırılması kararlaştırılmış ve bu kapsamda elektrik enerjisi üretim kapasitemizin 100.000 MW’a, yerli kömürden elektrik üretimi kapasitesinin de 30.000 MW’a çıkarılması hedeflenmiştir.
Hali hazırda ülkemizdeki yerli kömür bazlı termik santral kurulu gücü 8.729 MW civarındadır.[ii] 2023 hedeflerine ulaşabilmek için, mevcut kapasiteye ek olarak, 21.300 MW’lık daha ek kapasiteye ihtiyaç duyulmaktadır.
Türkiye toplam kömür rezervi 15,4 milyar ton olup, bunun 1,3 milyar tonu taşkömürü, geriye kalan 14,1 milyar tonu ise linyit kömürüdür. TKİ, 14,1 milyar tonluk linyit rezervinin 2,1 milyar tonuna sahip iken MTA’dan devralınan yaklaşık 1,6 milyar ton rezerve sahip yeni kömür sahalarıyla beraber toplam rezervi 3,7 milyar tona ulaşmıştır.
TKİ, elinde bulundurduğu kömür sahalarını yeni bir yaklaşımla, “kömürden üretilen birim elektrik enerjisi üretiminden pay almak (rödövans)” şeklinde özetlenebilecek bir yöntemle, termik santral kurma şartıyla özel sektör kullanımına açmıştır.
Yapılan ve yapılacak ihalelerde uygulanan ve yukarıda kısaca “Kömürden üretilen birim elektrik enerjisi üzerinden pay almak” şeklinde belirtilen bu yeni yöntemde; yatırımcının kullanımına verilen kömür sahaları için herhangi bir ücret alınmadan,  yatırımcıya santral kurmak şartıyla 6 yıllık bir süre verilecek, bu sürenin sonunda işletmeye alınacak termik santralde üretilecek birim elektrik enerjisi karşılığında (kWh) pay alınacaktır.
Bir termik santral yatırımının süresi yaklaşık 5-6 yıldır. 2023 yılı hedefini yakalayabilmek için kömür kaynaklı bu santrallerin 2016 yılına kadar temellerinin atılması gerekmektedir.
Bahse konu olan hedefler kapsamında, ülkemiz elektrik enerjisi talebinin yerli kaynaklardan karşılanma oranını artırmaya yönelik olarak, hukuku TKİ Genel Müdürlüğü uhdesinde bulunan;
İR-5359 (Bolu-Göynük-Himmetoğlu köyü) no’lu 39 milyon rezervli saha; termik santral kurma şartı ile rödövanslı olarak 04.08.2006 tarihinden itibaren AKSA Göynük Enerji Üretim A.Ş firmasınca işletilmektedir. AKSA Göynük Enerji Üretim A.Ş. Firması, 2x135 MW kapasitedeki termik santralin 1.ünitesinin kurulumunu 2015 yılının ilk yarısında gerçekleştirmiş olup, Temmuz 2015 tarihinde rödövansa esas enerji üretimine başlamış, 14 Ağustos 2015 tarihinde de santralin açılış töreni yapılmıştır. Termik santral soğutma faaliyetlerinde kullanılacak suyu temin etmek üzere yapılan barajın  % 99’u tamamlanmış olup, kapasitesi 2,25 milyon mᶟ‘tür.
Yılsonunda 2. ünitenin de devreye girmesiyle beraber doğrudan 600 kişi, dolaylı olarak da 6000 kişi istihdam edilecektir. Bu projeyle, yıllık 2 milyar kWh elektrik üretilecek olup, bu rakam Bolu ilinin 2014 yılı elektrik tüketiminin 2 katından da fazladır. 
Ruhsatı TKİ’ye ait olan sahalarda yapımı sürdürülen ve temelleri atılan diğer santral projeleri de şu şekildedir:
TKİ’ye ait Adana-Tufanbeyli’de bulunan;
-        323 milyon ton kömür rezervli saha 600 MW minimum kapasiteli termik santral kurma şartı ile 29 Mayıs 2012 tarihinde ihale edilmiş;
TKİ’ye ait Bursa-Keles’te bulunan;
-        61 milyon ton kömür rezervli saha 270 MW minimum kapasiteli termik santral kurma şartı ile 1 Kasım 2012 tarihinde ihale edilmiş;
TKİ’ye ait Kütahya-Tunçbilek’te bulunan;
-        117 milyon ton kömür rezervli saha 300 MW minimum kapasiteli termik santral kurma şartı ile 26 Mart 2013 tarihinde ihale edilmiş;
Son olarak TKİ’ye ait Bingöl-Karlıova’da bulunan;
-        80 milyon ton kömür rezervli saha 150 MW minimum kapasiteli termik santral kurma şartı ile 30 Mayıs 2013 tarihinde ihale edilmiştir.
Ruhsatı TKİ’ye ait olan kömür sahalarında, emisyon değerleri itibariyle çevreye duyarlı olarak inşası devam eden akışkan yataklı bir diğer santral de Manisa-Soma’da bulunan,  03.10.2012 tarihinde Hidrogen A.Ş firması ile sözleşmesi imzalanan Kolin Soma Termik Santrali’dir. 153 milyon ton kömür rezervli, 510 MW kapasiteli, 3,5 milyar kWh yıllık elektrik enerjisi üretimli, yaklaşık 2.600 kişiye doğrudan ve 26.000 kişilik de dolaylı olarak istihdam yaratacak olan  projenin lisans ve ÇED işlemlerinin alınmasının ardından 19 Mart 2014 tarihinde T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımızın katılımıyla santral temeli atılmış olmasına rağmen; zeytinlik yasası vb. çevre ile ilgili problemlerden dolayı santralin yeri değiştirilmiş; dolayısıyla inşasına henüz başlanamamıştır.
Planlandığı gibi santralin inşası tamamlanmış ve faaliyete başlanmış olsaydı; Manisa ilinin 2012 yılı elektrik tüketimi olan 3,5 milyar kWh’in tamamı sadece bu proje ile sağlanmış olacak idi.
Söz konusu firmalarla imzalanan sözleşmelerin ardından, yer teslimleri prosedürlere uygun olarak yapılmıştır.
Ruhsatı TKİ’ye ait olan kömür sahalarında, emisyon değerleri itibariyle çevreye duyarlı olarak inşası devam eden akışkan yataklı termik santrallerin inşası da bitmek üzeredir.
Bunlar sırasıyla:
Eskişehir-Mihalıççık’ta inşası süren:
-        41 milyon ton rezervli, 290 MW (2X145 MW) kapasiteli santral (2015 sonunda devreye alınacak);
Silopi-Harbul’da inşası süren :
-        30 milyon ton asfaltit rezervli, 405 MW (3X135 MW) kapasiteli santral (1.Ünite 2009’da devreye alınmış, 2.ve 3. Üniteler güvenlik sorunları nedeniyle 2016 içinde devreye alınacak);
Silopi-Üçkardeşler’de çalışmaları süren:
-        22 milyon ton asfaltit rezervli, 135 MW kapasiteli santral (2016 öncesi santral temeli atılacak);
Şırnak-Silopi-Sereder Sırtı Mevkii’nde bulunan:
-        28 milyon ton asfaltit rezervli, 270 MW proje kapasiteli santralin lisansı, mahkeme süreci sonrası iptal edilmiş ancak, projenin tamamlanmasına yönelik yeni bir süreç başlatılmıştır. 
MTA’dan TKİ’ye devrolunan yeni sahalarla ilgili olarak kurulabilecek santral kapasiteleri ise şu şekildedir:
•        Eskişehir- Alpu;
2,050 Kcal/kg kalitesinde 1,45 milyar ton görünür rezervde yaklaşık 2400 MW;
•        Kırklareli-Pınarhisar-Vize;
1,875 Kcal/kg kalitesinde 140 milyon ton görünür rezervde yaklaşık 450 MW;
•        Konya-Ilgın;
2,300 Kcal/kg kalitesinde 30 milyon ton görünür rezervde yaklaşık 150 MW;
santral kurulabilecektir.
Yeni sahalardaki toplam kapasite yaklaşık 3000 MW olmaktadır.
Termik santral kurma şartlı yapılan ihalelerin dışında Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı ile özelleştirilen ve özelleştirilmesi yönünde karar alınan sahalar da bulunmaktadır.
EÜAŞ bünyesindeki Sivas Kangal’da bulunan 457 MW kapasiteli santral ve 100 milyon ton rezervli sahalar 2013 yılı başında özelleştirilmiştir.
Kütahya Seyitömer’de bulunan Kurumumuza ait 176 milyon ton rezervli kömür sahası, EÜAŞ’a ait olan 600 MW’lık santrallerle birlikte 28.12.2012 tarihinde yapılan ihaleyle özelleştirilmiştir.
Muğla Yatağan ve Yeniköy’de bulunan Kurumumuza ait 405 milyon ton rezervli kömür sahaları ve kömür tedarik ettiği 1680 MW kapasitedeki santrallerle birlikte, 2016 sonuna kadar özelleştirilmesi yönündeki Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı, 27.08.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Yeniköy Termik Santrali ve kömür sahalarının ihalesi ve Yatağan Termik Santrali ve kömür sahalarının ihalesi 2014 içerisinde farklı tarihlerde yapılmış ve sözleşmeleri imzalanmış bulunmaktadır.
Ayrıca; Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 07.08.2014 tarih ve 2014/76 Sayılı Kararı gereği GLİ Müessese Müdürlüğü’ne bağlı İşletme olarak faaliyetini sürdüren BLİ İşletme Müdürlüğü 4046 Sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanuna istinaden tüm hak ve yükümlülükleri ile birlikte Soma Elektrik Üretim ve Tic. A.Ş.’ne bedelsiz olarak devredilmiştir.
2023 yılı hedefini yakalayabilmek için tek yerli kaynağımız olan kömürümüzü değerlendirerek, 2016 yılına kadar söz konusu termik santrallerin temellerinin atılması için gereken çalışmalar hızla sürdürülmektedir. 
Böylece TKİ Kurumu, mevcut durumda kömür temin etmiş olduğu EÜAŞ’a ait olan 1.719 MW kapasiteli santrallere ilave olarak, toplamda 6.200 MW kapasiteli yeni ek ünitelerle birlikte yaklaşık 7.919 MW’lık kapasiteye ulaşacak olan termik santrallere, doğrudan kömür temin etmiş olacaktır. Yerli linyit ve asfaltit kömürüne dayalı kurulacak tüm santraller, günümüzün son teknolojisine uygun yani diğer bir ifadeyle emisyon değerleri itibariyle de çevreye duyarlı olacaktır.

3     SONUÇ

2003 yılında 1,67 milyar ton kömür üreten Çin, 2014 yılında 7,8 milyar ton olan dünya kömür üretiminin 3,872 milyar tonunu üreterek son yıllarda elektrik enerjisi üretimindeki dünya kömür sektörünün yönünü tek başına çizmeye başlamıştır. Yine bunun yanında kömürdeki aşırı üretim beraberinde, Çin’deki enerji üretimini ve dolayısıyla tüketimini de hızla arttırmıştır. Ancak gelecekte, gelişmekte olan ekonomilerin “enerji arzı” dinamiklerini de belirleyeceği düşünüldüğünde, Hindistan, Endonezya, Brezilya ve Ortadoğu’daki enerji tüketim hızının, Çin’den daha yüksek olabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Sürdürülebilir enerji politikaları ve enerji arz güvenliğinin ülkelerin gelişimleri ile ekonomik ve ulusal güvenliklerinin temelini oluşturduğu gerçeği de bugün hemen hemen herkes tarafından kabul edilmektedir. Bu nedenle enerji kaynaklarını kesintisiz, güvenilir, ucuz, temiz ve çeşitlendirilmiş kaynaklardan sürdürebilir olarak sağlayabilmek ve verimli kullanmak, her ülkenin güvence altına alması gereken en önemli hususlardır.
Temel Politika olarak, yerli kömürlerimizin ülkemizin enerji arzında dışa bağımlılığını azaltma amacı ile en verimli bir şekilde aranması ve üretilmesine yönelik çalışmaların yapılması ve ayrıca çevresel açıdan gerekli önlemlerin alınmasıyla birlikte değerlendirilmesi düşüncesi benimsenmelidir.
2009 yılında Yüksek Planlama Kurulu Kararı ile uygulamaya konulan “Elektrik Enerjisi Piyasası Arz Güvenliği Strateji Belgesi” ile 2023 yılına kadar, tüm yerli kömür potansiyelimizin ekonomimize kazandırılması hedefleri doğrultusunda;
Dünyada temiz kömür teknolojileri alanında ortaya çıkan olumlu gelişmeler (kömür yakma teknolojileri, kömür gazlaştırma ve kömür madenciliğindeki teknolojik gelişmeler v.b. gibi)  yakından takip edilerek kömür kaynaklarımızın, fosil yakıtlar içinde;
“ÖNCELİKLİ OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ ZORUNLU KAYNAK” olduğu gerçeği göz önünde bulundurulmalıdır.
Nitekim ülkemizin zengin linyit rezervlerine sahip olması ve yapılacak aramalar ile yeni kömür yataklarının bulunup geliştirilmesi fırsatları düşünüldüğünde, gelecekte kömürden elektrik üretiminden azami bir şekilde yararlanılmasının kaçınılmaz olduğu da görülecektir.




REFERANSLAR





[i] IEA, COAL INFORMATION 2014
[ii] http://www.teias.gov.tr/yukdagitim/kuruluguc.xls